Subscribe Twitter Facebook

9 Ocak 2010 Cumartesi

marketten dönüyorum ellerim dolu

teybinde ilahiyle yürüyor tesbihçi amca. parlak ve sevimli gözlerine bakıyorum.
-şu siyahlardan iki tane versene amca.
küçük bir tahta parçasına çaktığı çivilere asmış olduğu çengelli iğnelerin birinden çıkarıyor istediğim tesbihleri.
-ne kadar amca?
-bir lira versen yeter evladım.
iki lira bırakıyorum titreyen eline. kocaman açılmış kara gözleriyle ilk defa bakıyor gözlerimin içine.
-oo bu çok evladım. olmaz!
ve bir lirayı geri uzatıyor bana. gözlerim doluyor. onu yarı şaşkın yarı mutlu arkamda bırakarak karışıyorum kalabalığın içine.
sesi geliyor uzaktan;
-Allah razı olsun yavrum. helal et o zaman.
kendimden utanıyorum..

7 yorum:

Sevcan Ozturk dedi ki...

uff cok damar olmus

Adsız dedi ki...

bence de damar.
hala böyle insanların varlığından dolayı, tökezlediğimizde yeniden kalkmayı başarıyoruz. bunlarda olmasaydı, düştüğümüz yerden kalkmak dahi istemezdik.
böyle kişilerin varlığını bir yerlerden duyunca yada okuyunca öyle mutlu oluyorum ki sorma Fatma!
teşekkür ederim.

Adsız dedi ki...

var mı hala böylesi insanlar dedirtmiş amca. Raabim bize de kanaat nasip etsin inşallah.

Sevcan Ozturk dedi ki...

adsiz vatandas kimsin sen ya. arkadasimin piloguna niye 'bir dost' edasiyla yaklasiyorsun!

(nasilim fatma. iyi dedim di mi)

hurye dedi ki...

yunivers sen varya sen. greyz anatomideki yağuşuklu doktorun eski karısı varya ondan daha gıcıksın.

çeyang yazın çok güzel ya. bana da dua etsin o amca. litfen ama

Adsız dedi ki...

yunivers isim görünmüyor benim kabahatim mi!
istersen iki dost edasıyla yaklaşayım ama 2. adsız kişi ben değilim. o başka adsız:))

rumma dedi ki...

Hayırlı cumalar canım..:)


selam ve dua ile..

Yorum Gönder

 
Powered by Blogger widgets